25 Mayıs 2008 Pazar

İlla ki Nostalji - 1


Futbolun aklımızı tamamen başımızdan aldığı dönemler,bir de okullar tatil olmuş aylardan haziran yapılacak en güzel şey top oynamak ve de dünya kupasını izlemek.Belki tam erişkinlikle çocukluk arasındaki yaşıma denk geldiği için benim için en renkli turnuva Amerika ’94 olmuştur. En çok ilgi çeken ülke hiç şüphesiz Kolombiya ‘ydı.Bunun hem eğlenceli hem de trajik nedenleri vardı.Bir yandan Valderrama ve Higuita gibi unutulmaz ve rengarenk futbolcuları barındırması,diğer yandan da kendi kalesine gol atmasıyla bazı kendini bilmezlerin hayatın dışına ittiği Escobar katliamı.Futbolun fanatizmden ayrıldığı çizgide duramayan sınırı aşanların futbola sürdüğü koca bir leke.

Her şeyden önce A.B.D. gibi futbol kültürü oldukça zayıf bir ülkede düzenlendi. Buna rağmen 69.000 seyirci ortalaması ile 1950’de düzenlenen kupadan sonra en yüksek seyirci sayısına ulaşıldı.

Bir çok şey oldu bu turnuvada tabi; Hagi, Oscar Cordoba’ya hayatı boyunca unutamayacağı bir gol attı.Brezilya 6 turnuva sonunda mutlu sona 4.kez ulaştı.Taffarel bu turnuvada parladı.Maradona malum sebepten kupadan ihraç edildi.R.Baggio finalde son penaltıyı kaçırdı ve İtalya diz çöktü.İsveç ve Bulgaristan yarı finale kadar yükseldi.Stoickhov gol kralı oldu.Omam Bıyık golünü attı dansını yaptı ve daha bir sürü şey…

Ve biz millet olarak yine sadece izleyebildik…olsun yine de çok güzeldi.

Hiç yorum yok: